Siz hiç acabaların içinde sıkışıp kalmışlık hissini yaşadınız mı? İnsan ne bir aksiyon alabiliyor ne de çaresizce oturup hayatına devam edebiliyor. Kafamın içinde bitmek bilmeyen bir ikilem arasında yaşamak hayatımın bir parçası haline geldi. Sabah onunla uyanıyorum, öğlen yemek niyetine onu tadıyorum. Ara öğün olarak onu düşünüyorum. Gece, hele ki ah gece. İnsanın sorularıyla baş […]
Read More
İZMİR’İN DAĞLARINDA ÇİÇEKLER AÇAR Bir düğün hazırlığı için İstanbul’a gitmiştik. O zamanlar daha ufağım. Gelin-damat için kiralanan ev temizlenecek . “Bakkaldan bi klorak alıp da geliver” dedi annem. Evin en küçüğü olunca bakkala hep beni yollarlardı ama bu defa işler hiç umduğum gibi gitmedi. Girdim bir Istanbul bakkalına, “abi 2 tane klorak verir misin?” dedim. […]
Read More
Camdan oturmuş dışarıyı izliyordu kapının kilidinin açılışını duyduğunda. Aynı anda evlerinin yeni misafiri, onların deyimi ile minik kaptanın ağlama sesi duyulmuştu. Babası artık oğlu ya uyuyorsa diye zile basmayı bırakmış, eve anahtarıyla girer olmuştu. Eşi, ağlayan gözlerle kendisine bakan bu tatlı ufaklığı kucağına alıp derince içine çekti kokusunu. Hem eşinin hem de kendisinin aklında tek […]
Read More
Orijinal, farklı fikirleri olan ve İngilizce’de dendiği gibi ”Out of the Box” düşünen insanlar her zaman ilgimi çekmiştir. Bugün Twitter’da bir videoya denk geldim. 15-16 yaşlarındaki gençlerle Türkiye gündemi konuşuyorlar. Gençler umutsuz ve gelecekten beklentiyi kesmişler. Hepsi ülkenin geleceği ne olacak, biz nasıl geçineceğiz derken bir tanesinin cevabı tam da bu out of the box […]
Read More
Geceydi… Hafif bir esintide sıcaklığı iki avucunun arasında tuttuğu ve hiç vazgeçemediği mavi bardağındaki sert kahvede arıyordu. Sıcaklık ve sert kahve… Tezatlıkların adamıydı zira ve bu yaşadığı an tamda onu tamamlıyordu. Kulağında yağmura eşlik eden bir tını.. Telli turnam selam götür sevgilimin diyarına.. Üzülmesin ağlamasın belki gelirim yarına cananıma diyordu. Yağmur ve türkünün sesi… Damlaların […]
Read More
Belirsizlikler içinde yaşayıp bir dakika sonra ne olacağını bilmeyen ama deli gibi de merak eden insan evladıyız hepimiz. Tarih boyunca bitmek bilmeyen ve zamana-mekana göre kendisini güncelleyen fallar diyarının insanları. İtiraf edin, hanginiz düşünmediniz bu işin sonu ne olacak acaba diye. Fal merakı kadınlarda daha çokmuş gibi görülse de erkekler de çok uzak kalamıyorlar. Yani […]
Read More
5 yaşına girmeye günler kalmış olan Elif’in en sevdiği ritüellerden biri de gece uykusuna dalmadan önce annesinin o akşam okuyacağı masal kitabını seçip yatağına yerleşmekti. Ritüel dediysek hakkını vermek lazım. Odasının sağ duvarında duran papatya şeklindeki pembe gece lambası açılacak, üzerinde yine pembe bir çadır bulunan yatağına uzanıp annesinin bir kolunun arasına boynunu ve omuzlarını […]
Read More
Annemin yelkeni olsa açsa da gelse diyordu Candan Erçetin şarkıda. Ve aynı şarkı ”Aşrı Aşrı Memlekete Kız Vermesinler” de diyordu ama o memleketleri aşalı çok yıllar olmuştu. Şimdi beni ilgilendiren kısım annemin yelkeni olsa kısmıydı. Benim annemin bir yelkenlisi yoktu. Hatta yüzme de bilmezdi. Hoş bende 32 yaşımda su korkumu ”yeter bee” deyip yenmiş, deli […]
Read More
Renkler yelpazesinde ana renklerden biridir mavi. Mavisi tükenen ressamın işi zordur bu yüzden. Neden ‘Mavi’ diye düşünüyordum bugün. Türkiye şartlarında büyüyen bir kız çocuğu niye kendini bildi bileli mavi renk hastasıdır? Kız çocuğu dediğin pembe sever, mor sever.. Ne bileyim kırmızı sever.(Bu bir toplum algısıdır. Ben renklerde cinsiyet ayrımına karşıyım.) Ben gittim ”erkek rengi” diye […]
Read More
Tatlı bir huzur kaplamıştı içini. Gözlerini açsa sanki bitecekti bu güzel an. Gerçek miydi yoksa rüyada mıydı biran emin olamadı. Dinlemeye devam etti. Harika bir melodiydi bu. Hem tanıdık, hem içini kavuran hem de huzur veren. Ara ara kendini yoklamayı ihmal etmiyordu. Rüya da mıydı yoksa gerçek miydi hala anlayamıyordu. Müzik dinlemeyi hep sevmişti. […]
Read More| Powered by WordPress | Theme by TheBootstrapThemes